Görüşler

Ekonomik Görünüm

2016'nın eşiğinde Türkiye Ekonomisi - Aralık Güncelleme

Ekonomik Görünüm: 2016’nın eşiğinde Türkiye ekonomisi – Aralık güncelleme

2015’i nasıl tamamlayacağız?

2015 yılı Türkiye ekonomisi için zorlu bir yıl oldu. Küresel tarafta bunun en temel belirleyeni Fed’in 9 yıl aradan sonra ilk faiz artırımlarına hazırlanırken, Türkiye ve benzer GOE’lerin daha önce pek görülmedik boyutlarda sermaye çıkışlarına ve buna bağlı olarak dolar karşısında sert bir şekilde zayıflayan para birimlerine maruz kalmasıydı.

Küresel ortamdaki bu olumsuz koşullara ek olarak, 2015 yılında Türkiye ekonomisinin gündeminde bölgesel jeopolitik riskler, iki seçim döneminin yarattığı siyasi belirsizlik ve tırmanan terör olayları vardı.

Ancak bu görece negatif performansa karşı büyüme tarafının beklenmedik şekilde dirençli bir görünüm sergiledi. Nitekim 3. çeyrekte beklenenin üstünde gelen büyüme sonrasında, yılın ilk üç çeyreğinde ekonomi %3,4 gibi hatırı sayılır bir büyüme yakaladı. Bu da 4. çeyrekte bir yavaşlama olsa da 2015 yılını %3’ün üzerinde bir büyüme ile kapatabileceğimize işaret ediyor.

Büyüme oranları yüksekçe olmakla birlikte büyümenin kompozisyonu oldukça zayıf. Bundan kasıt büyümenin temelde tüketim kaynaklı olması ve uzun süredir zayıf seyreden yatırım tarafının ise halen belirgin, kalıcı bir toparlanma gösterememesi.

Büyüme tarafındaki bu görece olumlu resme rağmen, bildik kırılganlıklarımız 2015’de büyük ölçüde devam etti. Yılın başındaki kısmi gevşemeye ve iyimser havaya rağmen enflasyon (TÜFE) 2015’i %8,5 seviyelerinde tamamlayacak gibi görünüyor.

Cari açık tarafında yılın son aylarına doğru belirgin bir yavaşlama kendini göstermeye başladı. 12-aylık toplam cari açığın Aralık 2014 sonundaki 46,5 milyar dolar seviyesinden Ekim itibari ile 38 milyar dolara gerilediğini gösteriyor. Daralmanın devam edeceğini ve bu şekilde yılı 32 milyar dolarlık bir açık ile tamamlayacağımızı tahmin ediyoruz. Ancak nominal dolar bazlı GSYH’nın da gerileyeceği göz önüne alınınca cari açık/GSYH oranı yine de %4,5’in üzeri gibi yüksekçe bir seviyede kalacağa benziyor (2014: %5,8).

2016’da neler beklemeliyiz?

2016 yılında küresel taraftaki sorunlar devam edeceğe benziyor. Yukarıda değindiğimiz gibi IMF, 2016 yılı küresel büyüme tahminini Ekim raporunda %3,8’den %3,6’ya düşürdü. Bu büyük oranda GOE’lere dönük kaygıdan kaynaklanıyor. Türkiye’yi de bu tablodan muaf tutmak pek mümkün değil. Fed’in Aralık ayındaki (15-16 Aralık) toplantısında faiz artırımlarına başlayacağı nerdeyse kesinleşti.

Gerek jeopolitik riskler gerekse siyasi tansiyonun içeride yüksek seyretmesi, güven ve yatırım ortamında kalıcı bir toparlanma olmayabileceğini düşündürüyor. Buna bir de dış finansman koşullarındaki görece sıkılaşma eklenince biz 2016 yılında büyümenin yavaşlamasını ve yılı %2,7 seviyesinde kapatmasını bekliyoruz. Enflasyonda süre gelen katılıklar da düşünüldüğünde, 2016’yı yine hedef ve tahminin belirgin üzerinde %7,5’lik bir enflasyon ile bitirmemiz daha olası gözüküyor.

Bu temel senaryo dışında iki alternatif senaryodan daha bahsedilebilir. “İyi” senaryo, bu yılı ekonominin %4 ya da daha fazla büyüyebileceği, enflasyonun %7,5’lerin de altına gerileyebileceği ama cari açığın bir şekilde yüksek kalmaya devam edeceği bir tablo sergileyebilir.

“Kötü” senaryoda ise ekonominin durgunluğa girmesini (0 ya da negatif büyüme gibi), TL’de baz senaryoya göre daha sert bir zayıflamanın yaşanmasını ve enflasyonun daha da artmasını bekleyebiliriz.

Ekonomik Görünüm - Kritik bir eşikte Türkiye Ekonomisi raporuna ulaşmak için tıklayın

Ekonomik Gorunum 2016
Faydalı buldunuz mu?