Basın Bültenleri

Dış talep azalsa da İsviçre saat sektörü umut vaat ediyor

Deloitte’un raporuna göre İsviçre saat sektöründe Uzakdoğu kaynaklı dış talep azalsa da Amerika ve uzun vadede Hindistan’ın potansiyeli umut vaat ediyor. Online alışverişin artmasıyla sahte saatler sektör için bir tehdit haline gelirken, 18-29 yaş arası gençlerde online kanallar önem kazanıyor.

Denetim, vergi, danışmanlık, kurumsal risk ve finansal danışmanlık hizmetlerinde dünyanın en büyük şirketlerinden biri olan Deloitte, küresel kol saati pazarına ilişkin çarpıcı verileri içeren ‘2016 İsviçre Saat Sektörü Araştırması’nı yayınladı.

Deloitte’un raporuna göre, İsviçre kol saati markalarının geleceği konusunda karamsar olan yöneticilerin sayısı 2015’ten bu yana iki katına çıkarak %82’ye ulaştı. Bu karamsarlığın altında, yurtdışından gelen talebin azalması ve bu durumun önümüzdeki 12 ay boyunca devam edeceği düşüncesi yatıyor.  

Deloitte Türkiye Perakende Sektörü Lideri Hakan Göl rapora ilişkin şunları söyledi: “Dış pazarlardan gelen talepte azalma yaşansa da İsviçre saat sektörü hala umut vadediyor. İsviçre üretimi etiketinin çekiciliği, İsviçre’nin lüks kol saati pazarındaki liderliği ve yenilikçi kapasitesi güçlü temellerini koruyor. Çin’de büyük şehirlerin dışında kalan alanlar, Amerika ve Hindistan pazarları İsviçre kol saatleri endüstrisi için potansiyel büyüme vaat ediyor. Amerika’ya yapılan ihracat oranları beklenenden düşük olsa da, Amerika’nın 2016 yılı ve sonrasında İsviçre kol saati pazarında Hong Kong’u geçerek birinci sıraya yerleşeceğine inanıyoruz.”

Uzun vadede Hindistan’ın potansiyeli yüksek

2010 ve 2013 yılları arasındaki büyümeyi takiben 2014 yılındaki duraklayan ve 2015’in ikinci yarısında Asya’daki satışların düşmesinden etkilenen kol saati sektörü, son 14 aydır değer kaybediyor. Bu düşüşün sebebi olarak ise özellikle Hong Kong ve Çin pazarında yaşanan ekonomik durgunluğa bağlı olarak yabancı pazardan gelen talebin düşmesi, yolsuzluk ve rüşvete karşı çıkarılan yeni yasa ve Çinli turistler için değiştirilen vize gereklilikleri görülüyor. Saat markalarının yöneticileri kısa dönemde ABD’yi, uzun dönemde ise Hindistan’ı en yüksek potansiyele sahip pazarlar olarak kabul ediyorlar.

Zorluklar ve fırsatlar: Akıllı saatler ve yurt dışı talebi

Ankete katılan kol saati markaları yöneticilerinin %79’u yurt dışından gelen talebin azalmasının önümüzdeki 12 ay için en büyük risk olduğunu söylüyor. 2015 yılında katılımcıların %69’u, İsviçre Frangını bir risk olarak değerlendirirken, bu oran 2016’da %50’ye düşüyor. Taklit ürünlerin üretimi, Deloitte İsviçre Saat Sektörü Araştırması’nın başlangıç yılı olan 2012’den bu yana ilk defa en büyük beş risk arasında yer alıyor. Bunun sebebi olarak online satışın artmasının ve sahte saatlerin dağıtımının kolaylaşmasının olduğu düşünülüyor.

 

 

Akıllı saatler henüz bir tehdit değil

2016 yılında akıllı saatlere olan ilgi, İsviçre kol saatlerine olan ilgiyi aşsa da, satış değerlerinde hala geride kaldıkları görülüyor. Akıllı saatleri, risk olarak değerlendiren yöneticiler ise %21 seviyesinde. İsviçreli saat markaları henüz akıllı saat pazarında büyük bir rol oynayamasa da, bilinirlik açısından diğer markalara yetişiyorlar. 2016’da Deloitte’un gerçekleştirdiği anketler Çin, Almanya, İtalya, Japonya, İsviçre ve Amerika’da Apple’ın akıllı saat kategorisinde en popüler marka olduğunu ortaya koysa da, Swatch ve Tag Heuer İsviçre, Almanya, İtalya ve Japonya’da tüketicilerin tercih sıralamasında ilk üçe girmeyi başarıyor.

İleriye dönük iş stratejileri

Yeni ürünlerin geliştirilmesi, 2015’ten bu yana dört basamak yükselerek saat marka yöneticilerinin %69’unun ileriye dönük en önemli iş stratejileri arasında öne çıkıyor. Yeni pazarlara açılmak, maliyeti düşürmek ve Ar-Ge’ye odaklanmak da eşit oranda önemli gözüküyor.

Gün geçtikçe daha fazla İsviçreli saat üreticisi 3D baskı gibi yenilikçi uygulamalara odaklanıyor. Araştırmaya katılan İsviçreli saat marka yöneticilerinin %64’ü 3D baskı yöntemini konsept ya da prototip araç olarak kullandıklarını ve bu teknolojinin gelecekte üretimi arttırmasını beklediklerini belirtiyorlar.

Hem tüketicide hem de üreticide dijitale uyum sağlanıyor

Araştırmaya göre, online satış kanallarının, markaların kendi internet satış mağazalarına, yetkili bayilere ve markanın kendi mağazalarına oranla daha önemli hale geldiği görülüyor. Saat markalarının yöneticileri önümüzdeki 12 ay boyunca online satış kanallarına 2015 yılına oranla daha fazla odaklanacaklarını belirtiyor.

Çin hariç ankete katılan 18-29 yaş arası tüm genç tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarında, en çok sosyal medya ve bloggerların etkili olduğu görülüyor. İsviçreli saat markaları da buna uyum sağlayarak en önemli pazarlama kanalları arasına sosyal medya ve blogları dahil ederek yeni jenerasyona ulaşmaya çalışıyor. Saat markaları geçtiğimiz yıllara göre online iletişime çok daha fazla önem vererek online kanalların sunduğu fırsatlardan daha iyi yararlanabiliyor.

Deloitte hakkında

Deloitte; İngiltere mevzuatına göre kurulmuş olan Deloitte Touche Tohmatsu Limited (“DTTL”) şirketini, üye firma ağındaki şirketlerden ve ilişkili tüzel kişiliklerden bir veya birden fazlasını ifade etmektedir. DTTL ve her bir üye firma ayrı ve bağımsız birer tüzel kişiliklerdir. DTTL (“Deloitte Global” olarak da anılmaktadır) müşterilere hizmet sunmamaktadır. DTTL ve üye firmalarının yasal yapısının detaylı açıklaması www.deloitte.com/about adresinde yer almaktadır.

Deloitte, denetim, vergi, danışmanlık ve kurumsal finansman alanlarında, birçok farklı endüstride faaliyet gösteren özel ve kamu sektörü müşterilerine hizmet sunmaktadır. Dünya çapında farklı bölgelerde 150’den fazla ülkede yer alan global üye firma ağı ile Deloitte, müşterilerinin iş dünyasında karşılaştıkları zorlukları aşmalarına destek olmak ve başarılarına katkıda bulunmak amacıyla dünya standartlarında yüksek kaliteli hizmetler sunmaktadır. Deloitte, 200.000’i aşan uzman kadrosu ile kendini mükemmelliğin standardı olmaya adamıştır.

Faydalı buldunuz mu?