Basın Bültenleri

Ekonomik Görünüm

Türkiye kendi hikâyesine odaklanmalı

Deloitte’un Ekonomik Görünüm Raporu’na göre, küresel ekonomi yeniden zorlu ve kritik bir aşamaya gelmiş gibi duruyor. Büyüme görünümü gelişmekte olan ülkeler nedeniyle zayıflarken, dikkatler Çin üzerine yoğunlaşmış durumda. Oynak ve riskli ortam Türkiye gibi ülkelerin kendi siyasi ve ekonomik hikâyelerini güçlendirmesini ve daha hazırlıklı olmasını son derece gerekli kılıyor. Bu çerçevede siyasi istikrarın bir an önce tesis edilmesi ve bir reform perspektifinin benimsenmesi şüphesiz büyük önem taşıyor.

Deloitte Türkiye Ekonomi Danışmanı Dr. Murat Üçer tarafından hazırlanan “Kritik Bir Eşikte Türkiye Ekonomisi” raporu yayımlandı. Rapor, zorlu ve kritik bir aşamaya gelen küresel ekonomi sonucunda oluşan oynak ve riskli ortam nedeniyle Türkiye gibi ülkelerin kendi siyasi ve ekonomik hikâyelerine dönmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bu nedenle rapor, Türkiye gibi ülkeler için daha temkinli ve hazırlıklı olmaya ihtiyaç duyulduğunun altını çiziyor.

Deloitte Türkiye CEO’su Hüseyin Gürer, rapora ilişkin yaptığı açıklamada “Birçok kez vurguladığımız gibi küresel ekonomide devam eden belirsizlikler ve büyüme endişeleri, bölgemizde artan istikrarsızlık durumu ve ekonomide gözlenen yapısal tıkanma, Türkiye’nin artık bir an önce önünü görebilmesini ve bir reform perspektifini yakalamasını gerektiriyor. Bu yüzden ne büyüme rakamlarındaki görece direnç, ne de son günlerde piyasalarda hâkim olan nispeten iyimser hava bizleri rehavete kaptırmamalı” dedi.

 

Piyasalar dalgalı seyretti, makro resim çok şaşırtmadı

Rapor, içeride piyasaların genelde olumlu bir performans gösteremediğini belirtirken, makro tarafta 2015’in temel resmini, “görece dirençli bir büyüme, sert bir şekilde bozulan enflasyon görünümü ve gecikmeli de olsa daralmaya başlayan bir cari açık” olarak özetliyor. Rapora göre maliye ve para politikaları ise genelde destekleyici duruşunu sürdürdü. Kredi notu tarafında şu ana kadar bir değişim olmadı ama -ağırlıklı olarak siyasete bağlı olarak- aşağı yönlü riskler devam ediyor demek de yanlış olmaz.

 

Gelişmekte olan ekonomiler hızla yavaşlıyor

Gelişmekte olan ekonomilerde devam eden yavaşlama, gelişmiş ekonomilerde sınırlı hızlanmayla kısmen telafi edilse de küresel ekonominin bir miktar daha yavaşladığı görülüyor. Küresel ekonominin görünümü açısından; Çin’de süre gelen yavaşlama, emtia fiyatlarının seyri, değişmekte olan ekonomilerdeki sert sermaye çıkışları (ve buna bağlı olarak artan kriz endişeleri) ve ABD Merkez Bankası Fed’in bundan sonra takip edeceği yol haritası en temel başlıkları – ve aynı zamanda risk unsurlarını – oluşturuyor.

Gelişmiş ekonomiler toparlanıyor

ABD ekonomisinde toparlanma sürüyor. Bir yandan tüketim, görece güçlenen emek piyasası ve düşük petrol fiyatları sayesinde artıyor, imalat ve imalat dışı sektörlerde üretim genişlemeyi sürdürüyor. Euro Bölgesi’nden de iyimser sinyaller geliyor. Yeni bir programa giden Yunanistan’da birçok belirsizlik bulunurken, Japonya ikinci çeyrekte yeniden daralıyor.

 

Türkiye’de büyüme yılın ikinci çeyreğinde beklentilerin üzerinde geldi

·         İkinci çeyrek için beklenti %3,3 civarındaydı ve %3,8’lik bir büyüme görüldü.

·         Büyümeyi asıl olarak iç talep sürükledi.

·         Özel sektör yatırımı tarafında sürpriz bir artış yaşandı.

·         Sektörel olarak bakıldığında resim görece dengeli oldu.

·         Üçüncü çeyrek için genel trend büyümenin çeyreksel bazda net bir şekilde hız kestiğine işaret etti.

·         İşsizlik oranındaki artış son aylarda belirginleşti.

 

Enflasyon görünümündeki bozulma devam ediyor

·         TÜFE %7,9 seviyesine, ÜFE enflasyonu ise %6,9’a yükseldi.

·         Tüketici fiyatları enflasyonundaki bu yükselişin ardında temelde TL’nin değer kaybı ile gıda fiyatlarının yanı sıra fiyatlama hareketlerindeki bozulma da etkili oldu.

·         Enflasyonda 24 aylık beklentiler 2010’dan bu yana en kötü seviyelere ulaştı.

·         Bu gelişmeler karşısında TCMB faiz tarafında tedrici adımlarla yetindi, para politikasında normalleşme haritası açıkladı.

 

Bütçe performansı bozuluyor

·         Ağustos ayına kadar nispeten olumlu seyreden bütçe performansı Eylül itibariyle bozulmaya işaret etti.

·         Eylül ayı rakamları, Orta Vadeli Program’ın revize tahminlerinin de yakalanmasının kolay olmayabileceğini düşündürdü.

·         Seçim yılı olmasına rağmen vergi gelirlerindeki artış genelde faiz dışı harcama artışının üzerinde seyretti.

 

Cari açıktaki daralma gecikti

·         Enerji faturasındaki belirgin düşüşe karşın cari açıktaki daralma çekirdek denge tarafındaki bozulma ile gecikti.

·         Hem ithalat, hem ihracatta trend aşağı yönlü gerçekleşti.

·         Turizmin desteği bu yıl zayıf kaldı.

·         Finansman tarafında zayıf görünüm devam etti. 

·         Reel kur 2003’ten bu yana en düşük seviyelerini gördü.

·         Dış borçlanmada bankacılık kesiminin artan ağırlığı dikkat çekti. 

Deloitte hakkında

Deloitte; İngiltere mevzuatına göre kurulmuş olan Deloitte Touche Tohmatsu Limited (“DTTL”) şirketini, üye firma ağındaki şirketlerden ve ilişkili tüzel kişiliklerden bir veya birden fazlasını ifade etmektedir. DTTL ve her bir üye firma ayrı ve bağımsız birer tüzel kişiliklerdir. DTTL (“Deloitte Global” olarak da anılmaktadır) müşterilere hizmet sunmamaktadır. DTTL ve üye firmalarının yasal yapısının detaylı açıklaması www.deloitte.com/about adresinde yer almaktadır.

Deloitte, denetim, vergi, danışmanlık ve kurumsal finansman alanlarında, birçok farklı endüstride faaliyet gösteren özel ve kamu sektörü müşterilerine hizmet sunmaktadır. Dünya çapında farklı bölgelerde 150’den fazla ülkede yer alan global üye firma ağı ile Deloitte, müşterilerinin iş dünyasında karşılaştıkları zorlukları aşmalarına destek olmak ve başarılarına katkıda bulunmak amacıyla dünya standartlarında yüksek kaliteli hizmetler sunmaktadır. Deloitte, 200.000’i aşan uzman kadrosu ile kendini mükemmelliğin standardı olmaya adamıştır.

Faydalı buldunuz mu?