Basın Bültenleri

Deloitte COVID-19’un Elektrik Sektörüne Etkilerini Analiz Etti

COVID-19 virüsünün küresel bir salgına dönüşmesinin ardından, bireylerin evde kalmasıyla başlayan süreç, üretim ve iş gücünü de önemli ölçüde etkiledi. Birçok sektörün durma noktasına geldiği salgından elektrik ve enerji üretimi sektörü en çok fiyatlama alanında etkilendi. Endüstriyel talebin azaldığı, konut talebinin arttığı bu dönemin uzaması durumunda, toptan elektrik fiyatlarının düşük seyretmesinin üreticiler üzerinde baskı yaratması bekleniyor. YEKDEM teşviklerinden yararlanmak için yenilenebilir enerji yatırımlarına hız verilmiş olan bu dönemde Covid-19’un tedarik zincirine etkileri yatırımcılar için büyük bir zorluk oluşturuyor.

İstanbul – 20 Nisan 2020
COVID-19 virüs salgınının Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilmesi sonrasında, yayılımını durdurmaya yönelik adımlar küresel ekonomiyi de büyük ölçüde etkiledi. Deloitte tarafından hazırlanan “COVID-19’un Elektrik, Enerji Hizmetleri ve Yenilenebilir Enerji Sektörüne Etkilerini Anlama Raporu”nda, sektörün altyapılarını çalışır halde tutmaya, güvenli elektrik ve doğal gaz sağlamaya odaklandığına dikkat çekildi.

Deloitte’un dünya üzerindeki birçok enerji şirketinin uygulamalarından yola çıkarak ortaya koyduğu çalışmada ifade edildiği gibi, COVID-19’un yarattığı dalgalanma sonrasında, sektör oyuncuları, ödemeleri erteleme ve varlıklarının devre dışı kalmasına sebep olacak önlemleri askıya alma yolunda gidiyor. Bu dönemde proaktif davranmayı tercih eden şirketler, içinde bulunduğumuz zorlu koşulların etkisini azaltmak için kişilere ve hastanelere de yardım sağlıyor.

Fiyatlarda gerileme yaşandı

COVID-19’un sektörde yarattığı en büyük etki endüstriyel talepteki azalmada yaşandı. Üretim merkezleri ve ticarethanelerdeki düşüşe rağmen, konut müşteri talebinde artış gözleniyor. LNG ve CO2 fiyatlarındaki düşüş ile birlikte, talepteki düşüş elektrik toptan satış piyasalarındaki fiyatların gerilemesine sebep oldu. Yenilenebilir enerji tarafında, son iki aydır tedarik zincirindeki bozulmalardan dolayı yaşanan sıkıntılara rağmen, Çin'deki faaliyetlerin toparlanması sayesinde, kısa vadedeki olumsuz etkinin belli bir vadede azalması bekleniyor.

YEKDEM teşvikleri yatırımları hızlandırdı

Pandeminin küresel endüstride yarattığı etkinin Türkiye için de geçerli olduğunu ifade eden Deloitte Türkiye Elektrik Sektör Lideri Emrehan Demirel, arz güvenliğinde, elektrik üretim ve doğal gaz tedariğinde sahip olduğumuz yedek kapasite ve etkin operasyonel yönetim sayesinde enerji arzında kayda değer bir risk bulunmadığını belirtti.

Elektrik talebindeki düşüşün toptan satış piyasasındaki elektrik fiyatlarına yansıdığına dikkat çeken Demirel, “Ancak, azalan talep ve düşen elektrik fiyatları sebebiyle, şirketlerin gelir beklentisi düşüyor. Türkiye’de enerji sektörünün büyük bir yatırım dönemini geride bırakmış olması sebebiyle, şirketlerin gelir projeksiyonları şirketlerin ve sektörün tamamının finansal sürdürülebilirliği açısından son derece kritik. Ayrıca hali hazırda devam eden yatırımların tedarik zincirindeki sorunlardan etkilenmesi kaçınılmaz gözüküyor. Özellikle, YEKDEM (Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması) teşviklerinden yararlanabilmek için birçok yenilenebilir enerji yatırımına büyük hız verildiği bu dönemde, tedarik zinciri meseleleri yatırımcı açısından yönetmesi zor bir durum ortaya koyuyor” dedi.

Emrehan Demirel, elektrik, enerji hizmetleri ve yenilenebilir enerji sektörü liderlerinin COVID-19 sürecini doğru yönetebilmeleri için atması gereken adımlarla ilgili şu bilgileri verdi:

• Çalışan hareketinin kısıtlanması durumunda, kritik personeli görev başında tutmak ve faaliyetleri güvenli bir şekilde yerine getirebilmek için acil durum planları geliştirmek.

• Küresel tedarik zinciri dinamiklerini yeniden değerlendirmek ve operasyonel bölgelere daha fazla malzeme ve ekipman tedarik etmenin uygun olup olmadığını dikkate almak.

• Düşen gelir beklentilerini ve nakit akışlarını yönetmek için senaryo çalışmaları yapmak ve aksiyon planlarını belirlemek. Bu çerçevede yeni yatırım planlarını yeniden gözden geçirmek.

• İşin nasıl ve nerede yapıldığını yeniden düşünerek ve otomasyon ve dijital yeteneklerin benimsenmesini hızlandırarak, işin geleceği için krizin bir katalizör olarak kullanılıp kullanılamayacağını değerlendirmek.


Raporun tamamı için lütfen linki tıklayınız.
 

Faydalı buldunuz mu?